Sayın Adaylarımız,
Özellikle projemizde sizlerle birlikte
çalışacağımız için çok mutluyuz. Hızlıca soru
işaretlerinizi gidermek istiyoruz.
Öncelikle Biz Kimiz?
Biz İstanbul Kalkınma Ajansı’ndan Çocuklar ve Gençler Mali Destek Programı
kapsamında başvuran projeler arasında hibe almaya hak kazanmış bir proje
ekibiyiz. Projemizin genel ve özel amaçlarını sayfamızda bulabilmeniz
mümkün.
Neden “Mentor”?
Mentor, Türkçe bir kelime değil ve tüm dünya literatüründe bu şekilde geçiyor olmasından dolayı, proje adımızda “mentor” ifadesine yer vermeye karar verdik.
Neyi Hedefliyoruz?
Projemizde 12-17 yaş aralığındaki yetenekli gençlerimizin bilimle, felsefeyle,
düşünceyle, üniversitelerle erkenden tanışmasını istiyoruz. Projemizi ise “Yeni
Türkiye'nin Mimarları” olacak olan bu gençlerimizin gelişiminde kendi
çocuklarımıza, torunlarımıza bırakacağımız önemli bir miras olarak görüyoruz.
Bu gençlerimizin kendilerini gerçekleştirme yolundaki en önemli
dönemeçlerden bir tanesi olan ortaokul/lise döneminde bilimle, üretimle,
sanatla, düşünceyle ve en önemlisi sorgulayan, araştıran, üreten bir zihinsel
yapıyla yani akademisyenlerle tanıştırmayı hedefliyoruz.
Projenin Özel Yetenekli Çocuklara Bakış Açısı...
Ulusal Yetenek ve Mentor Ağı Projesi’ndeki katılımcılarımızın önemli bir
parçası yetenekli gençlerimiz. Özel yetenekli gençler, diğer gençlerimizden
ayrı ve farklı tutulduğu, onlara ayrıcalık tanındığı ya da bir rantı ifade ettikleri
için seçtiğimiz gençlerimiz değillerdir. Zekası, dili, dini, ırkı ne olursa olsun tüm
çocuklarımız bizim için değerlidir ve her birinin mutlu olmaya hakları vardır. Bu
proje gibi, Türkiye sınırları içerisinde çocuklarla ilgili yapılan değerli pek çok
proje vardır. Bizim projemizin çıkış noktası da bu yetenekli gençlerimize
yönelik bir iyileştirme yapabilmektir.
Problemi Genel Bir Psikiyatrik Ve Gelişim Psikolojisi
Penceresinden Ele Alırsak...
Bir çocuğun yaşam öyküsüne baktığımızda, doğumla birlikte bedenini,
çevresini, dürtülerini, duygularını anlamaya dair bir yolculuğa şahitlik ediyoruz.
Büyümek, bir insanın kendi yaşadığı sıkıntıları ve ihtiyaçları görmesi ve
bununla başa çıkabilmesiyle devam eden bir süreç... Hepimizin kendi
korkuları, hüzünleri, kaygıları, değersizlikleri hayatımızın her anında bizimle
birlikte gelmeye devam ederken, sadece yaşadığımız zorlukların adı değişir
ve yaşam sürmeye devam eder. 1 Yaşında buna neden olan yürümek iken, 2
yaşında tuvalet eğitimidir. 7 yaşında okula gidip gelmek, 12 yaşında
çevremize kendimizi kabul ettirmek, 18 yaşında tek başına yaşayabilmek,
sorumlulukları kendi başımıza üstlenebilmek ben olabilmek iken, 30 yaşında
biz olabilmektir. 50’li yaşlarda ise yaşam doyumumuz, bizi oluşturabilen
yapıya; çocuklarımıza, torunlarımıza, çevremize, ülkemize, milletimize ve belki
de tüm insanlığa odaklanır.
Belirli bazı ihtiyaçlarımız vardır. Bunlar; beslenme, sevgi bağlanma, cinsellik,
zihinsel merak ve araştırma ihtiyaçlarıdır. Hayat bu yolculuğumuzda bize iki
tercih sunar;
1. Kısa yol
2. Uzun yol
Genelde üçüncü bir yol yoktur. Bu yollar bizim yaşadığımız sıkıntılara
verdiğimiz tepkilerdir. Mesela bir kişi sınav kaygısı yaşıyorsa, bunun için
çalışması gerekiyorsa iki tercihte bulunur. Ya yarına erteler ve o anda
sıkıntısını geçirir ya da yüzleşir ve oturur çalışır. Bir insanın yolculuğu bu iki
karardan etkilenir. Ödülün ise içsel bir motivasyondan, üretmekten,
çalışmaktan geliyor olması gerekir.
Tüm insanlık kısaca kendi yaşadığı duygularla ve ihtiyaçlarla bu şekilde bir
mücadele yaşar, ihtiyaçlarımız bedensel ve zihinsel varlığımız devam ettiği
sürece de her zaman bizimle birlikte gelir.
İnsanoğlunun ihtiyaçları ve sıkıntıları aslında mutluluğuna giden bir yol da
sunar. Mutluluk kişinin yoktan var ettiği bir kavram değildir. Birçok psikoloji
kuramı, psikiyatri araştırması mutluluğu; yaşanılan bir ihtiyacın ya da belirli bir
duygusal ihtiyacın (Korku, Kaygı, Üzüntü, Kayıp vs) giderilmesi olarak
tanımlar. Bu duygular bizim belirli bir davranış paterninin motivasyon
kaynaklarıdır. Bu nedenle de ihtiyaçlarımız bizi bazı davranışlara doğru iter.
Bu sayede de bu ihtiyaçlarımız karşılanır ve hayat devam eder.
Özel yetenekli gençlerimizin, araştırma ve merakla ilgili olan ihtiyaç ve
yönelimleri akranlarına göre daha üst düzeydedir. Hatta bu onlar için yemek
yemek gibidir. Mentorluk sistemi ile erken yaşlarda tanışmaları, bu çocuklara
örnek alabilecekleri rol modeller ve hayat boyunca üretme/öğrenme
motivasyonu sağlayabilir. Böylece hayatlarında yaşadıkları pek çok zorluk için
yaratıcı çözümler üretebilir ve bunun verdiği haz ile kendilerini
gerçekleştirebilmeleri mümkün olabilir.
Bu nedenle bizler gençlerimizin kendi evlerinde gerçekleştirmekte zorlandığı
bu ihtiyaçlarını, ülkemizin en büyük üretim ve bilim merkezleri olan
üniversitelerde ve değerli akademisyenlerle birlikte çalışarak giderebilmelerini
arzu ediyoruz. On binlerce yetenekli gencimiz, mutluluğu üretimde, bilimde,
sanatta, edebiyatta ve tarihte bulabildiğinde o zaman gelecek nesillerimize de
büyük bir miras bırakmış olacağız.
“Burada projeyi gençlerimize büyük bir sorumluluk yüklemek için
yapmadığımızın altını çizmek isteriz.”
Bizler çocuklarımızdan büyük buluşlar ya da patentler beklemiyoruz. Sadece
kendilerini keşfetmelerini, kendilerini inkar etmediğimizi, onlara sahip
çıktığımızı göstermek ve mutlu olmalarını sağlamak istiyoruz. Kendisiyle
barışık, çevresine duyarlı bir birey olması için gereken desteği sağlamak
istiyoruz. Sadece denemelerini istiyoruz. Tüm başarısızlıklarını da,
başarılarını da aynı heyecanla ve aynı mutlulukla kabul etmeye hazır
olduğumuzu bilmelerini istiyoruz. Bizler hayat yolculuğunda deneyenler
arasında olmalarını, düşünmelerini, sorgulamalarını tüm fikirlere açık olan
ama her fikri de düşünmeye ve araştırmaya dönüştüren, hoşgörülü bireyler
haline gelmelerini istiyoruz. Bu gençlerimiz öğrenmeye ve araştırmaya olan
düşkünlüklerini keşfedebildikçe, deneyebildikçe kendilerini ve başkalarını
sevebilecek hoşgörebileceklerdir.
Kendisiyle barışık olan, kendisini keşfetme cesaretini gösteren bireylerin
olduğu toplum, başkalarının düşüncelerini, inançlarını ve ihtiyaçlarını da
keşfedebilmeye başlar. Bu tür düşünme becerilerini edinen birey, başkasına
öfkelenmek yerine, onları anlar ve onlara yardımcı olmaya çalışan biri haline
gelir.
Türkiye'nin en büyük serveti olan gençlere, bilimi, sanatı, üretmeyi,
hoşgörüyü, cesareti ve kendilerini tanımalarını miras bırakmak istiyoruz. Bunu
da Ülkemizin en önemli AR-GE ve düşünce merkezleri olan
üniversitelerimizde yapmayı ve değerli akademisyenlerimizin genç beyinlerin
yolculuklarına ve hayallerine eşlik etmelerini istiyoruz.
Proje İçerisinde Sunulacak Olan Eğitim İçerikleri
Projedeki tüm eğitim içerikleri Mentor, Menti, Aile ve Rehber Öğretmenler’e özel olarak hazırlanacaktır.
Projemizde gençlerimiz, mentilik sürecinde üzerlerine düşen sorumlulukları,
bilimsel düşünmeyi, problem çözmeyi, kendi duygu/düşünce ve yeteneklerinin
farkında olabilmeyi öğrenecek ve pozitif psikoloji temelli eğitimlere sistem üzerinden
ulaşabileceklerdir.
Akademisyenlerimizin ise mentorluk sürecinde onları nelerin beklediğini, ne
gibi bir sorumluluklarının olduğunu, bu gençlere nasıl yaklaşmaları gerektiğini
ve kendisiyle ilgili duygu-düşünce- davranış süreçlerinin nasıl geliştiğini
anlatan içeriklerimizle tüm sürecin mümkün olan en sağlıklı şekilde
ilerlemesini sağlamayı hedefliyoruz.
Mentorluk sürecinde önemli bir destek olarak gördüğümüz ailelere de
sistemimizde çeşitli eğitimlerle destek olacağız. Onlara mentorluk sürecini
tanıtan, çocuklarıyla olan iletişimlerini destekleyici pozitif psikoloji temelli
eğitim içerikleri hazırlıyoruz.
Sistemimizde rehber öğretmenlerimize yönelik eğitim içerikleri de yer
alacaktır. İstanbul İl Milli Eğitim Müdülüğü’ne bağlı çalışan ve RAM’larda görevli tüm
rehber öğretmenler sistemimize kaydını yapabileceklerdir. Bu eğitimler farklı
özel kurumlarda 1000-3000 TL arasında bir ücretle verilmektedir. Projemizde ise
bu hizmet ücretsiz olarak verilecek olup tamamlayanlara katılım sertifikası
sunulacaktır.
Proje kapsamında genel olarak 60 saatlik bir içerik oluşturulmaktadır. Bunlar
ilgili kişilere göre ortalama 10-20 saatlik bir eğitim olarak planlanmaktadır.
Proje katılımcılarımızdan kendileri için tanımlı bazı anket ve ölçekleri
doldurmalarını, aynı zamanda kendileri için hazırlanmış olan bazı zorunlu eğitim
içeriklerini izlemelerini beklenmekteyiz. Eğer bunları yapmayacak ya da baştan
savma yapacak olurlarsa, adayımız sistemden düşürülecektir.
Ne zaman başlayacak?
Başvurularımızın Mayıs ayında başlaması ve yaklaşık 1 ay sürmesi
öngörülmektedir.
Özetle Süreç...
Süreci kısaca özetleyecek olursam, sizlerin başvurularını alacağız.
Değerlendirdikten sonra sizlere kişisel olarak onay mektubu göndereceğiz.
Ardından internet sitemizde sizler için özel olarak hazırlanmış, sürekli güncellenen
bazı eğitim içerikleri sunacağız. Videolarımızdan sizlere konuya özel
hazırlanmış sorular yönlendirilecek bunları cevaplandırmanız gerekecektir.
Haziran-Temmuz gibi ise mentor ile menti çalışmasının başlayacağı bir süreç
bizi bekliyor olacak. Burada aşağı yukarı 4-5 ay boyunca, genel olarak
haftada 2 saat, ayda 8 saat gibi bir süre çalıştığınız, hedef belirleyeceğiniz,
üniversitede bulunabileceğiniz, ders veya bilgi paylaşımının olacağı, proje
veya laboratuvar çalışmalarının olabileceği, mevcut derslerinize davet
edebileceğiniz, birlikte okumalar ya da keşiflerde bulunabileceğiniz bir süreç
olabileceğini bekliyoruz. Bu süreçte sisteme giriyor olduğunuz seans
aralıklarında anketlerimiz, ölçeklerimiz ve tavsiyelerimiz ile platform üzerinden
sizlere destek olacağız.
Eğitimleri biten mentorlar sistemde seçilebilir olacaktır. Eğitimi biten mentiler,
mentorları sistemden görebilecek ve mentorlara çalışma saatleri, ilgi ve
yetenek alanları uygunluğu doğrultusunda talepte bulunacaktır. Mentorlar
kendilerine gelen bu seçimi uygun bulduğu takdirde onaylayacak ve mentor ile menti çalışmasının ilk adımı atılmış olacaktır.
Bir mentor maksimum üç menti ile çalışabilecek bu noktadan sonra sistemde
başka bir menti tarafından seçilemeyeceklerdir.
Her görüşme, sistem üzerinden takvimde belirtilecek, bazı aylarda, görüşme
süreçlerinin nasıl ilerlediği ile ilgili anketler yapılacaktır. Fakat bu anket
sonuçları karşı taraflarla direkt olarak paylaşılmayacak ve bu anketlerle ilgili
çıkan olumlu ya da olumsuz sonuçlar, anketi cevaplayan kişiye farklı
tavsiyeler şeklinde geri dönecektir.
Bütün mentor ve menti süreçleri, aileler tarafından gözlemlenebilecek ve
süreç hakkında aileler bilgilendirilecektir. Aileler gerekli gördükleri durumlarda,
bizlerle iletişime geçebilecek ve ekibimizin desteği ile problemi
giderebilecektir.
5 ay içerisinde zaman zaman yaz tatilleri nedeniyle görüşülememesi gibi bir
durumla karşılaşabileceğimizin farkındayız ama tatilde olunan haftalarda da
iletişimin koparılmaması en azından telefon ya da görüntülü konuşma
teknolojileri aracılığıyla her hafta mutlaka sağlıklı ilişki için bir görüşme
bekliyor ve öneriyor olacağız.
2018 Ocak ayında, sonuçların analizlerini ve proje çıktılarını kapanış
toplantımızda paylaşıyor olacağız. Mentor ile menti eşleşmesi, 6 aylık periyotlar
şeklinde planlanmaktadır ancak her iki tarafında devam etmek istemesi
halinde 6 aylık periyotlar halinde yenilenebilmesine olanak sağlanacaktır. Sistem
bir yazılım içerisinde sunulacaktır. Bu nedenle mentor-menti buluşmaları için
program içerisinde yer alan bir takvime yer konum bilgilerinin belirtilmesi
koşulu vardır. Genel hatlarıyla bu şekilde ancak ayrıntılı birçok bilgiye
yönlendirilmeler ile eğitim sırasında ulaşılabileceksiniz.
Detaylar İçin Politika ve Prosedürler
Burada ilk etapta, başvuru yapılmadan önce sizlerle paylaşacağımız bazı
çerçeve yönetmeliklerimiz, politikalarımız bulunmaktadır.
Bunları başvuru öncesinden okumanız için sizlerle paylaşıyor olacağız...